

İç mekan, her şeyin birbirine bağlı olduğu bir tablo gibi. Renk paleti ve mekanın işlevi, bu beyaz tuval üzerinde bir araya gelir. “Doğru renk paletini” seçmek; dengeli ve uyumlu bir mekân yaratmak, baskın renkler, tonları, zıt tonları ve tabii ki doldurdukları şekillerin formlarıyla bir oyun alanı gibidir.
renk
Rengi görebilmek için ışık gerekir. Dolayısıyla bize göre renk insana sevgi, mutluluk ve özgürlük hissi veren ışık demek.
Renk, insanları etkileyen ve günlük yaşamlarını değiştirebilen bir enerji. Renkli bir ortamda yaşayan kişiler kendilerini daha aktif ve genç hisseder. Renk, sağlıklı zihinsel ve fiziksel beden için önemli bir role sahip. Bildiğimiz gibi beden ile akıl, birbiriyle doğrudan bağlantılı. Eğer kişi mutlu ise, bedeni de sağlıklıdır.
tasarımlarda rengin rolü ve işlevi
Tasarımlarımızdaki rengin işlevi, mekanın işlevi ile bağlantılı. Felsefemiz, sanat ve tasarımın birbirinden ayrılamayacağı üzerine kurulu. Tasarım her zaman fonksiyonel, estetik ve sağlam olmalıdır. Sanat, tasarımın bir parçasıdır.
Stresli ve yoğun bir yaşamı olan her insan, okyanusun rahatlatıcı mavisini, yeşil bir ormanın tazeliğini veya rengarenk bir bahçenin müziğini hayal eder. Renklerle doğayı yaşam alanlarına getirebiliriz.
İnsan ruhu renklere aç ve birinin hayatında renk varsa, dünyayı bambaşka bir şekilde algılayacaktır. 1920’lerden Hollandalı ressam Piet Mondrian, resimlerinde dünyanın bir bütün olduğunu ve hiçbir şeyin diğer yarısı olmaksızın var olamayacağını göstermek istemiştir. Son projemiz “Mondrian’la Kahvaltı”da onun felsefesinden ilham aldık. Her projemiz renklerin, formların ve fonksiyonların uyumlu bir bileşimi. Mekandaki her detay, birbiriyle bağlantılı.
Renk, insanları etkileyen ve günlük yaşamlarını değiştirebilen bir enerji. Renkli bir ortamda yaşayan kişiler kendilerini daha aktif ve genç hisseder. Renk, sağlıklı zihinsel ve fiziksel beden için önemli bir role sahip.
dengeli ve uyumlu bir mekan için rengin önemi
Kullanıcının duyularına hitap edecek renkler kullanıyoruz. Renkler neşe, sakinlik, mutluluk, sessizlik vb. duyguları beraberinde getirebilir.
Örneğin, rahatlama amacıyla kullanılan bir odada; mavi, yeşil ve biraz turuncu, sarı renkte tonlar, kişiye okyanus ve gökyüzüne bakan bir kumsalda olduğu hissini verir. Ruhu, renklerden gelen ışığı emer, memnun ve mutlu olur. “Doğru renk paletini” seçmek; dengeli ve uyumlu bir mekan yaratmak, baskın renkler, tonları, zıt tonları ve tabii ki doldurdukları şekillerin formlarıyla bir oyun alanı gibidir.
İç mekan, her şeyin birbirine bağlı olduğu bir tabloya benzer. Renk paleti ve mekanın işlevi, bu beyaz tuval üzerinde bir araya gelir.
Biz şekillerin kontrolünde bir renk kompozisyonu yapıyoruz. İstenilen hislere bağlı olarak şekil; dar açılı veya sade, düz bir çizgi olabilir. Kırmızı rengin kullanımı bir üçgende, dikdörtgende veya kalın bir çizgide değişkenlik gösterebilir.
Dar, geniş veya dik açılı olsun, şekle bağlı olarak renkler, sıcaklık ve rahatlıktan güven, zevk ve yaratıcılığa kadar pek çok değişken duygu uyandırır. Dinlenme amacıyla kullanılan bir odada soğuk renkler kullanılırsa, dar açılı formlar sıcaklık verir. Dik açılar daha soğuk ancak daha lüks görünüm sunar.
Beyaz rengi, şekil ve ton arasında aktif, siyahı ise pasif bir duraksama olarak kullanıyoruz. Böylece gözü yormuyor, hatta tam tersi göze hoş geliyor. Renkleri ve formları gözlemlemek, stresli bir yaşama sahip hemen hemen her insanın bir parçası olan meşgul zihni rahatlatır, açar ve onu mutlu eder.
“Empresyonist Bahçe” projemizde renk paleti için 19. yüzyılın izlenimcilerinden ilham aldık. Proje adını çiçek ve havuzlu bahçelerden etkilenip ilham alan, bahçıvanlık da yapan ressam Claude Monet’nin bahçesinden alıyor. Bahçe, çok çeşitli şekil ve renklerle samimi bir mekandır. Sadece gözlemlemek, rahatlamak ve hayal etmek için değil aynı zamanda obsesif düşünme sürecini de durdurmak ve zihnin gürültüsünü susturmak için özel bir alan.
Kalbimi canlı tutan şey renkli sessizlik.
Claude MONET
Her projede kullandığımız formlar ve renkler, yaşam alanı sakinlerinin daima dikkatini çeker. Bu dikkat aynı anda bedenlerini ve zihinlerini rahatlatır, ruhlarını harekete geçirir – tıpkı doğanın yaptığı gibi.