2017’yi nasıl anlatacağımdan emin değilim, genellikle bir olaydan yıllar sonra durumu tam olarak anlamak daha kolaydır. Düşününce, önceye göre daha cüretkar, daha keskin ve abartılı bir görünüm eğilimi vardı gibi görünüyor. Öte yandan her zamankinden daha sade olan diğer yönü de işaret ediyordu. Bazı mobilya projeleri ve daha çok elektronik üzerinde çalışıyorum. Bunların yanı sıra; çok sevdiğim, bir gündemi ve bir firma ile iş birliği olmayan projeler gibi “ortada” projeleri yapmaya çalışıyorum. Bir yönlendirme olmaksızın düşünme özgürlüğü benim için hayati önem taşıyor.
Bazı mobilya projeleri ve daha çok elektronik üzerinde çalışıyorum. Bunların yanı sıra; çok sevdiğim, bir gündemi ve bir firma ile iş birliği olmayan projeler gibi “ortada” projeleri yapmaya çalışıyorum. Bir yönlendirme olmaksızın düşünme özgürlüğü benim için hayati önem taşıyor.
2017’yi nasıl anlatacağımdan emin değilim, genellikle bir olaydan yıllar sonra durumu tam olarak anlamak daha kolaydır. Düşününce, önceye göre daha cüretkar, daha keskin ve abartılı bir görünüm eğilimi vardı gibi görünüyor. Öte yandan her zamankinden daha basit olan diğer yönü de işaret ediyordu. Tasarım dünyası genellikle giderek daha fazla modaya yönelik (hızlı ve yaygaracı) olmak ve atık, sürdürülebilirlik, yeni akıllı materyaller gibi konularla ilgilenmek gibi bir çelişki içinde. 2017, her nasılsa üzerinde yıllardır çalıştığımız projelerin birçoğunun piyasaya sürüldüğü, benim için çok yoğun bir yıl oldu, bazen böyle olur. Bu işler: Duravit’le yaptığım LUV projesi hemen hemen üç yıllık bir geliştirme süresinden sonra tanıtıldı, Gloster dış mekân mobilyası, B&O Play için M3 hoparlörü. Japonya’da Kanazawa 21. Yüzyıl Çağdaş Sanat Müzesi’ndeki Danimarka ve Japonya el sanatları ve tasarım sergisinin küratörlüğünü de yaptım. Ardından, dikkatleri son yıllarda yaptığım tasarımlarıma çekme şansını elde ettiğim “Yılın Tasarımcısı” ödülü geldi.