Sosyal konutlar için, özellikle Güney Amerika ve Asya’da iyi tasarıma daha fazla odaklanılmış görünüyor ki bu iyi bir şey. Mimarların gelecekte daha fazla sosyal sorumluluk odaklı ilerleyeceklerini düşünüyorum. Belki bina sakinleri ile birlikte, tasarımlarını deneyimlemek üzere, projelerinin içerisinde bir süreliğine yaşayabilirler.
2018’deki projelerimiz arasında, henüz tamamlanan Londra Kraliyet Müzik Akademisi için yeni bir opera binası ve resital salonu yer alıyor. Müzikal dünyasını mükemmel estetik ve göz alıcı akustik özellikleriyle buluşturmak üzere bu ay resmi olarak açılışları yapıldı. Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Fakültesi’ni ise yeniden tasarlıyor ve inşa ediyoruz, ayrıca İngiltere ve Avrupa’da bulunan başka projelerle ilgileniyoruz. Uzun binalar için bükümlü ve bazen de grotesk fantastik tasarımlar gelecek mimaride trend olacak gibi görünüyor, ki ben bu trendi pek anlamış değilim. Biz tasarladığımız binalarda mimari moda ve trend odaklı ilerlemiyoruz, bu sebeple bu tip trendlere çok dikkat etmiyoruz.
Projelerimizin her biri oldukça özgün ve her biri kalıplaşmış fikirlerden uzak bir yaklaşımla geliştiriliyor. Bunun yanında her zaman çok iyi inşa edilmiş, ekonomik ve elegan bir mimari üretmeyi amaçlıyoruz. “Mimarlık nereye gidiyor?” sorusuna bir yanıtım yok. Tasarım açısından gelecekte ne yapacağımı asla bilemem; çünkü her proje eşsizdir. Mimarların gelecekte daha fazla sosyal sorumluluk odaklı ilerleyeceklerini düşünüyorum. Belki kendi projelerinin içerisinde bina sakinleri ile birlikte, tasarımlarını deneyimlemek üzere bir süreliğine yaşayarak bu konuda ilk adımlarını atabilirler.
Sosyal konutlar için, özellikle Güney Amerika ve Asya’da iyi tasarıma daha fazla odaklanılmış görünüyor ki bu iyi bir şey. Ödüllü nörobilim araştırma merkezi Sainsbury Wellcome Centre for Neural Circuits and Behaviour, binanın içinde çalışan teorik ve deneysel bilim insanları ile yardımcı personeller arasındaki etkileşimi güçlendirme odaklı tasarlandı. Sonuç olarak; araştırma sürecinin değişken taleplerini karşılayabilen, yeniden yapılandırılabilir alanlara sahip uyarlanabilir bir tesis hayata geçti.
Binanın iskeleti, kurulumda büyük prefabrik çok kanallı modüller kullanılarak tamamen yarı saydam, yapısal, dökme cam olarak tasarlandı. Bizi uluslararası bir patentle buluşturan bu proje dünyada bir ilk. Bina fonksiyonelliğinin planlandığı gibi işlediği ve bilim insanlarının bu mekânda çalışmayı sevdiği söyleniyor. Bu, uygulamamızın mimari başarısını ölçme kıstasımız göz önüne alındığında önemli bir detay.
